Sabahın erken saatlerinde sessiz ve sakinken Pirinç Han'da gözleme ve çayla kahvaltı ettik:)
Gözlemeleri mideye indirdikten sonra dolaşa dolaşa, yeni yeni kepenklerini açan dükkanlara baka baka Ankara Kalesi'ne çıktık.
Bir Ankaralı olarak Kale'ye 2. çıkışım. İlkini hatırlamıyorum bile, yani o kadar eski. Ama Okan'ın ilk gidişiydi ve çok hoşuna gitti. Artık tarihi ve kültürel yerleri beraber gezmek için kıvama geldi ve bundan da çok zevk alıyor:)
Kale'den bütün Ankara ayaklarınızın altında. Ama görülen uçsuz bucaksız bir beton yığını:(( sadece Gençlik Parkı'nın olduğu yer biraz yeşillik o kadar.
Kaleyi fethettikten sonra, kale çıkışındaki Çengelhan Rahmi M. Koç Müzesi'ni gezdik. Bence yolu buraya düşenlerin mutlaka görmeleri gereken bir müze, düşmeyenler de sırf bu müze için yolunu buralara düşürmeli diyorum:))
Biz gezerken çok keyif aldık, Okan'nın da ilgisini çekti. Elimizden aldı fotoğraf makinasını durmadan fotoğrafladı gördüklerini.
Müzesi hatırası fotoğrafımızı da çektirdikten sonra, geze geze geri döndük.
Bizim için değişik bir gün oldu. Oki'nin de çok hoşuna gitti. Keşke Ankara'da gezebilecek bu tip yerler daha çok olsaydı da biz de hafta sonlarımızı böyle değerlendirebilseydik.
http://lolipu.blogspot.com/2014/04/bir-pazar-gunu-gezmesi.html
0 评论:
Yorum Gönder