20 Nisan 2014 Pazar

Tagged Under:

BREZİLYA - RİO DE JANEİRO

By: Unknown On: 07:31
  • paylaş



  •   
            Latin Amerika turumuzun son durağı Rio de Janeiro'dayız. Igauçu'dan kalkan uçakla yaklaşık 2 saatlik bir uçuşla Rio'ya vardık. Rio havaalanını bu ünlü  kente yakıştıramadım doğrusu. Çok sıradan bir terminal binası ve denizin doldurulmasıyla elde edilmiş alana da iniş kalkış pistleri yapılmış. Yazın yapılacak Dünya Futbol Şampiyonası için bu alanın yetmeyeceğini konuştuk aramızda. Yandaki resimde de görüldüğü gibi uçak kenti yalayarak iniş yapıyor.





              Biraz Brezilya tarihinden söz edelim. , 1502 yılında Portekizli kaptan Gaspar de Lemos, gemisiyle Guanabara Körfezi’nin sularında ilerlerken bir ırmak üzerinde seyrettiğini sanıyordu. Bu yüzden bölgeye ‘Ocak Irmağı’ anlamına gelen Rio de Janeiro adını vermişti. 16. yüzyılın ikinci yarısında Fransızlarla Portekizliler arasındaki paylaşım savaşlarına sahne olan Rio, yeni ortaya çıkarılan altın madenlerinin de etkisiyle önemli bir liman kenti haline gelmişti. Dışarıdan alınan göçle birlikte nüfusu birdenbire artan şehir, 1822 yılında Brezilya’nın bağımsızlığını kazanmasının ardından başkent ilan edildi. Ancak başkent daha sonra San Paulo şehri olmuştur. Bir zamanlar Portekiz hakimiyeti altında olması nedeniyle Güney Amerika’nın tek Portekizce konuşulan ülkesidir  Brezilya.





             Rio'nun plajları gerçekten çok güzel, bembeyaz kumlar okyanusla birleşiyor. Plajlarda futbol oynamak için kaleler yapılmış. Zaten tüm plajlarda futbol oynayan Brezilya'lı gençleri görüyorsunuz. Tabii ki salına salına yürüyen Melez kızlar da ayrı bir renk katıyor plaja. Bazı plajlarda yelkenkanatları görüyorsunuz. Kenti havadan izlemek isteyenler bunlarla yardımcı eşliğinde uçuyorlar ve plaja iniş yapıyorlar. 





            Biz Copacabana plajına yakın bir otelde kaldık. Tesedüfen o gün benim doğum günümdü (14 Şubat). Kutlamayı plajda COCO suyu içerek yaptık.))))

         Rio'da kapkaççılık çok moda, birkaç genç gelip elinizdeki birşeyi kapıyor elden ele vererek ortadan yok ediyorlar bu yüzden bu konuda çok dikktli olmak gerekiyor.







                                                                                           COPACABANA  PLAJINDAN GÖRÜNTÜLER

























        

        Rio'nun neredeyse simgesi haline gelmiş olan " Kurtarıcı İsa" heykelini görmeye gidiyoruz. Bu heykel kentin hemen hemen her yerinden görülebiliyor. 710 m. yükseklikteki Cordova tepesine 1931 yılında tesis edilmiş. Buraya ulaşım kırmızı renkli trenlerle sağlanıyor. Orman içinden keyifli bir yolculukla varılıyor tepeye.







               Bizim orada olduğımuz gün bir ayin yapılıyordu, nedenini sorduk. İsa heykelinin kopan parmağının tamiratını yapan Pirelli firması içinmiş. 30 m. yüksekliğindeki bu heykel gerçekten çok ihtişamlı görünüyor. Heykelin çevresinden de manzara ise bir başka harika.




























          Yine Rio De Jenairo ile özdeşleşmiş ve resimlerinde görülen  Şeker Ekmeği Tepesi (Pico Pan de Azucar) ziyaret ettiğimiz yerlerden biri. Buraya teleferik ile çıkılıyor.







                                 

         

         Bu tepe granit kayadan oluşuyor ve teleferiği beklerken kaya tırmanışçıların, tırmanışlarını izliyoruz. Kaya tırmanışçılar için çok güzel bir parkur. Sadece burası değil çok sayıda parkur var bunun için Rio'da














          Teleferikle tepeye doğru yol alırken manzara çok muhteşem. 2 duraklı bir teleferik ve iki durakta da o harika görüntüleri fotoğraflıyoruz. 













        Guanabara körfezi, Copacabana, Ipanema, Botafogo ve Flamengo plajlarının görüntüleri buradan çok harika.












              Rio de Janeiro'nun bir de gecekondu yaşamı var. Favela adı verilen gecekondu semtleri tuğladan sıvasız teneke damlı binaları , pis ve bakımsız sokakları olan mahalleler. Burada işsiz ve zamanlarını sokaklarda geçiren insan kalabalığını gözlemliyorsunuz.






            
             Mutlu ve zengin bir gelecek için gençler umudunu iyi bir futbolcu olmaya bağlamışlar. Dünyaca ünlü Brezilyalı futbolcuların da çoğu bu mahallelerden çıkıyor. Uyuşturucu şebekelerinin etkin olduğu bu bölgeye polis te pek giremiyor. Biz de fotoğraflamayı hemen girişte yapıp geriye dönüyoruz.





          Brezilya denince ilk akla gelen futbol oluyor trabii ki. Rio de  Janeiro'nun ünlü Maracana stadını görmemek olmazdı tabii ki. Aslında stadın adı Mario Filno. Bu stadın yapımında çok gayret göstermiş para toplayıp buranın yapılmasına büyük katkı sağlamış bir gazeteci Mario Filno. Ancak stad bulunduğu semtin adı olan Maracana olarak ünlenmiş. 2014 Dünya kupası final maçı da burada oynanacak.








          Kentin eski koloni dönemlerinde kalan binaların ve katedrallerin bulunduğu Botofago turistlerin ilgi odaklarından biri.











         Burası gece bir eğlence merkezine dönüşüyor.

















          Renkli merdiveleri de ayrı bir cazibe merkezi olmuş.














           
          io denince akla gelen belki de ilk şey elbette ünlü karnavalı.  Rio'dan ayrılışımızdan sadece 4 gün sonra başlayacak olması da bizim için talihsizlikti ama tur programı böyleydi ne yazık ki. Dans okulları aylarca bu gösteri için hazırlanıyor ve bu dans okulları genelde yine o yoksul mahallelerde. Her okul farklı tarzdaki giysileriyle bu karnavala katılıp birinci olmaya çalışıyor. Karnaval sırasındaki coşkuyla geçici de olsa yoksulluk ve umutsuzluk unutuluyor, herkes kendini karnaval coşkusu içinde dansa bırakıyor. 





             Botafogo, Copacabana plajı ve diğer plaj bölgelerinde gece oldukça renkli geçiyor. Kafe ve barlarda içkilerini yudumlayıp müziğin ritmine uyup dans eden melez güzelleri görebilir ve onlarla dans edebilirsiniz. 









                                DİKKAT

    1- Brezilya , Türk'lere vize uygulamıyor
    2- Kapkaççılara dikkat
    3- Hediye olarak Brezilya forması almayı unutmayın.


                        İYİ SEYAHATLER


    http://tantalos45.blogspot.com/2014/04/brezilya-rio-de-janeiro.html

    0 评论:

    Yorum Gönder